Merhaba sevgili Yaşamın Pratik Gücü takipçileri bu makalemde önemli bir konuyu anlatacağım daha doğrusu bir soruyu net şekilde cevaplayacağım.
İlişkilerle ilgili her türlü yerli yabancı siteyi takip ediyor, yüzlerce makale okuyor, podcastler dinliyor, videolar izliyor, kitaplar ve kurslar alıyorum. Kırmızı hap, PUA, maskülenlik ve kişisel gelişimle ilgili çok kaynak takip ediyorum ancak bakıyorum ki hiçbir şey bilmeyen beta arkadaşlarımın sevgilisi var ama her şeyi bilen benim neden yok?
Bu soru çok önemli ve güzel noktadan değinen bir yaklaşıma sahip ancak cevabı hiçte basit değil. İlişkilerle ilgili sorunlar bazen çok basit bazen çok derindir. Bazen kişinin imajıyla alakalıdır bazen içsel düşünceleriyle alakalıdır. O yüzden ilişkiler konusu basit olduğu kadar karmaşıklaşabilen bir konudur. Bu konudaki uzmanlığım keyfi gelişimden gelmiyor bende ciddi başarısız olduğum ve normal yollardan sevgili yapamadığım için bu işleri aşama aşama öğrenmek zorunda kaldım. Tüm bu bilgi bir keyfiyetten gelmiyor yani bir başarısızlığı çözme amaçlı öğrenmek zorunda kaldım. Zor yoldan öğrenen birisi olarak bu işlerin ne kadar zor olabileceğini ve mental olarak ne kadar insanı tüketebileceğini biliyorum. O yüzden sorunun olası cevapları üzerinden net bir şekilde ilerleyelim.
(toc) #title=(İçindekiler Listesi)
1. Bilgi Değil Eylem Sonuç Yaratır
Bir konuda bilgili olmak güzeldir ve farkındalık yaratır ancak bilgi direkt sonuç getirmeyebilir. İş dünyasıyla ilgili akademik eğitim veren bir profesör hangi şirketlerin nasıl zengin olduğunu ve hangi şirketlerin nasıl battığını çok iyi bilebilir ancak bu profesörün kendisinin milyoner bir iş adamı olmasını sağlayamayabilir. Bu açıdan sende kadınlarla ilişkilerle ilgili teorik bilgiyi biliyor olabilirsin. Çeşitli şeyleri gözlemleyebilir ve analiz ederek çıkarımlar yapabilirsin. Hatta teorik bilgin normal arkadaşlarına verdiğin tavsiyelerle onlarda çok daha iyi çalışabilir, başkalarının ilişkilerini bile düzeltebilirsin ama sende tık yoktur. Bu durum sanılanın aksine fazlasıyla yaygındır ve pek çok erkekte ''teori bağımlılığı'' denilen bir probleme yol açıyor.
|
Ulan o kadar redpill, Pua ve kişisel gelişim okudum karıları ben değil bu adam götürüyor nasıl oluyor lan bu!
|
Teori bağımlılığı ilginç bir fenomendir çünkü bazı erkekler kadınları tavlama eyleminden çok kız tavlama konseptinin derinliğine hayran oluyorlar. İlişkiler konusunu bir entelektüel ilgi ve akademik yaklaşımla takip ediyorlar. Bu tür erkeklere en iyi erkek mesela Rollo Tomassi'dir. Kendisi bu konularda eylemde bulunmasa da akademik olarak ele almayı seviyor. Birçok erkekte benzer bir eğilim var. Adam gerçekte kadınlarla tanışmaktan ve bir şeyleri başarmaktansa diğer erkeklerle ilişkiler üzerine konuşmayı daha çok seviyor. Bu açıdan adamın temel motivasyonu kadınlarla zaman geçirmekten ziyade bu işin akademik yönü oluyor. O yüzden de bu kişiler çok bilgili olmalarına rağmen kadınlarla ilişkilerde ciddi başarısızdırlar çünkü kadınlara dair o kadar çok şey okumalarına rağmen gerçek bir kadından uzaktadırlar. Bu durum o kadar çok pornografik içerik tüketen bir adamın hayatında hiç kadın görmemesi gibidir. Çok fazla teorik bilginin olduğu ancak pratik tecrübenin olmadığı bir şeye yabancısındır. O yüzden de sonuç olmaması şaşırtıcı değildir. Erkek arkadaş ortamında ilişkiler üzerine en çok ahkam kesen ve kafa ütüleyen sen olabilirsin ama bu konulara hiç kafa yormamış bir arkadaşın sevgili yaparken sen yapamayabilirsin.
Teori bağımlılığı iyi bir şey değil tabi amacın gerçekten sevgili yapmak ve kadınlarla ilişkilerde başarılı olmak ise. Ben oyuna ilk başladığım zaman çok araştırdım ve okudum ancak aksiyon almaktan kaçınmadım. Bu benim için bir takıntıydı ve sahada çok zaman geçirdim. Sürekli teorilere gömülüp kalmadım çünkü bu anlamsızdı. Benim için pratik sonuçlar önemliydi yoksa o kadar bilgiyi sırf bilmek için öğrenmedim amacım işime yaramasıydı. Birçok bilgiyi sahada bizzat test ettiğim için kulağa ne kadar çok hoş gelen fikirlerin pratikte bir işe yaramadığını da öğrendim. Bu durumu dövüş sanatlarında Çin dövüş sanatları grubuna benzetiyorum. Çinlilerin binlerce yıllık bir dövüş sanatı kültürleri var aslında dövüşmeye o kadar çok kafa yormuşlar ancak pratikte test etmemişler. O yüzden günümüzde hiçbirisi bir işe yaramıyor. Gerçekten dövüşemiyorlar sadece dövüşebileceklerini sanıyorlar oysa bir boksör, MMA dövüşçüsü ve BJJ ustasına karşı şansları sıfır. Bunun sebebi de basit 'pratikte test edilmemiş' yani gerçek anlamda test edilmediği için bilgiler bir işe yaramıyor. Tüm bilgiyi pratikte test etmen ve kendin deneyerek görmen gerekiyor.
2. Kafa Karışıklığı Yaşaman
Kadınlarla ilişkiler konusu genel olarak çeşitli yaklaşımları içerir. Herkesin tavsiye ve fikirleri farklı olabilir. Net bir doğrudan bahsetmek mümkün olmayabilir çünkü her şey kişiye, ortama, duruma, kadına ve çeşitli faktörlere göre değişebilir. Bu açıdan farklı kaynakları ve farklı tarzları takip ediyorsan kafa karışıklığı yaşarsın. Özellikle pratik tecrüben olmadığı için hangi tavsiyenin daha efektif olduğunu anlamak senin için zor olacaktır. İki farklı görüş birbiriyle çeliştiğinde hangisini seçeceğini bilmezsin. Tabi ki burada sana önerim test etmen olacaktır. Tavsiyeleri test edip ona göre tercihte bulunacaksın. Mesela kimisi sana ''erkek adam mesajlaşmaz ve emoji kullanmaz, gerektiğinde hatunu arar'' tavsiyesi verir. Mesela bu tavsiyeyi test edeceksin. 10-15 tane hatunda test edip sonuçlara bakacaksın. İşe yarıyorsa sende o zaman mesajlaşmayı bırakıp aramaya geçeceksin ancak işe yaramıyorsa ki işe yaramıyor bunu pratikten biliyoruz o zaman mesajlaşma becerilerini geliştirecek, eğlenceli ve tek emoji kullanarak mesajlaşacaksın. Bunu test ederek sonuçlarını görecek ona göre karar vereceksin. O yüzden kafa karışıklığını çözecek şey aksiyon alman ve yeni tanıştığın kadınlarda pratik yapmandır.
Ayrıca kadınlarla ilişkiler herkesin ahkam kestiği ancak sonuç aldıramadığı bir alandır. Mesela ben her fikrimi destekleyecek kadar çok sonuç aldırdım. Bak benim için sonuç almak bir mesele değil zor olan sonuç aldırmak o kadar farklı adamlara sonuç aldırabilmek büyük bir zorluk ama bunu yapıyorum çünkü pratik bilgi iş yapıyor. Bu açıdan kafa karışıklığı yaşıyorsan tavsiye verenlerin aldırdığı sonuçlara ve konuya hakimiyetine bakacaksın. Adamın aldırdığı basit sonuçlar bile yoksa ve bunları küçümsüyorsa büyük ihtimalle tavsiye aldığın kişi bir şarlatan olacaktır. En basitinden öğrencilerinin kadınlarla kahve içebilmesini sağlaması gerekiyor bu küçümsenecek bir şey değil çünkü kahve içip kadınla bire bir sohbet şansı yakalamak güzel başarıdır. Zamanla o kişi çok daha iyi başarılar elde edecektir ancak bu sonuçları bile sağlayamayıp hatta bunları küçümsüyorsa o kişinin kendisinin de başarısı olmayabilir. Aksine kendisi başarılı bile olsa bu diğerlerine sonuç aldırabileceğini garanti etmez. O yüzden tavsiye aldığın kaynakları iyi seçmen lazım çünkü kulağa her hoş gelen tavsiye pratikte anlam ifade etmeyebilir.
3. Her Şeyi Yapıyorum Ama Olmuyor!
Bazı erkekler teori bağımlısı değil aksine ciddi aksiyon alıyor ve çeşitli şeyleri deniyorlar ancak hiçbir sonuç yok. Vaat edilmiş başarılar nerede? Her şeyi yapıyorum bir türlü olmuyor? Hiçbir şey yapmayan adamların bile sevgilisi var benim niye yok?
Aksiyon almak iyidir ve genelde problemi çözmeyi sağlar. Bazı erkekler bir miktar aksiyon alınca sevgili bulurlar ne güzel ancak belirli süredir aksiyon almasına rağmen sonuç alamayanlar ne olacak? Bu adamlar niye sonuç alamıyor? Sanaldan ve reelden her türlü aksiyonu alıp yalnız kalanlar ne olacak?
İlk olarak altyapının önemli olduğundan bahsedeyim. Eğer sen hiç sevgili yapmamış, tarzı kötü, instagram profili kötü ve depresif bir adamsan aldığın aksiyonun kalitesi de düşükse o zaman sonuç alamaman şaşırtıcı değildir. Bu tür kişilerin oyunlarını incelediğimde açıkçası teknik açıdan birçok hata ve temel prensip ihlallerinin fazla olduğunu görüyorum. En önemlisi ise bu adamların mental olarak tükenmiş olduklarını, oyunu kurgulayamadıklarını ve çok çabuk duygusal moda girip sinirlendiklerine şahit oluyorum. Kadın tavlamak artık zihinlerinde imkansız bir görev ve ulaşılamaz bir şey seviyesine gelmiş oluyor. Tüm bu durumlar aslında basit bir şeyi daha zor yapmaya yol açıyor. Nasıl ki direksiyon sınavını tekte geçenler için bu çok basit geliyorsa 6-7 defadır geçemeyen birisine bu durum imkansız görev gibi gelir. Bu açıdan kişinin algıları aynı olayı farklı seviyelerde yorumlayarak kişide ciddi bir stres yaratır. En son ise ''umutsuz vaka'' olduğunu düşünerek pes etmeye ya da daha toksik birisi olmaya yol açar.
Oyunda önemli şey avantajlarının olmasından ziyade dezavantajlarının olmamasıdır. Bu açıdan dezavantajlarını törpüleyeceksin. Ben oyunda senden süper kaslı vücut beklemiyorum ancak şişman veya çok zayıf olmamalısın. İlla inanılmaz vücut yap spor salonlarında yat kalk demiyorum ama kilo vermelisin. Tarzını iyileştirmelisin yani çok yakışıklı adam değilsen iyi giyineceksin bunun istisnası yok. İnstagram profiline yatırım yapacaksın. ''Ama hocam arkadaşımın profili selfie dolu ve kızlar ona yazıyor?'' gibi yıkıcı yönlü kıskanma içeren şeylerle hareket etmeyeceksin. Sen profilini geliştirecek ve kendine odaklanacaksın. Kendini başkalarıyla değil kendinin geçmiş versiyonuyla kıyaslayacaksın. Herkesin hayatta yolları ve yönleri farklı oluyor. Bu açıdan kendine acımasız davranarak kendi kendini bitirmemelisin.
Oyunda teknik anlamda gelişim çok önemli. Mesela 2 yıldır mesajlaşmayla pratik yapan adamın mesajlarına bakıyorum hala tek bir emoji yok, oyun teknikleri yok ve düz bir çaba var. Bu durumun neden olduğunu sorduğumda ise aldığım özensiz cevaplar hoşuma gitmiyor. Adam oyunu öğrenememiş ya da öğrenmek istememiş. Emoji kullanmıyor, sataşmalar yok, espriler yok, yorumlar ve doğru sorular yok. Sıkıcı bir beta sohbetiyle deniyor ve 2 yıldır bunu yapıyor. Bu durumda öğrencinin aslında hiç gelişmediğini görüyorsun bu durum aslında öğrencinin tembelliğinden kaynaklanıyor. Oyunu pratik yapıyor ama hatalarından analiz yapmıyor, olayları inceleyerek referans tecrübeleri kazanamıyor. Oyunu ben satranca çok benzetiyorum. 2018 yıllarında oyundan sıkıldığım bir dönemde satranç aşırı ilgimi çekmişti. İlkokuldan beri satranç oynamamıştım ancak bir anda satranç oynamaya başladım. Satranç basit bir tahta oyunu gibi gözüküyor ancak işin içine girince açılış teorileri, oyun ortası ve oyun sonunun ayrı stratejik derinlikler gerektirdiğini gördüm. Süreyi kullanmak, karar vermek, geleceği hesaplamak ve daha bir sürü şey vardı. Online olarak çok satranç oynadım ama sürekli yeniliyordum. Sürekli oyun oynamanın bir süre sonra beni geliştirmediğini fark ettim çünkü teorik eksikliğim vardı ve hatalarımı analiz etmiyordum. O noktada satrancı daha ciddiye aldım. İlk olarak youtube ve çeşitli yerlerden satrancın açılış teorilerine baktım, açılış tuzaklarına, açılış stratejilerine, hangi açılışa hangi savunmayla cevap vereceğime, hangi varyasyona gideceğime baktım. Bunları tek tek öğrenmem gerekiyordu. Bu yeterli değildi oyun sadece kusursuz açılıştan ibaret değildi işin oyun ortası ve oyun sonu vardı. Buradaki hatalarımı anlamak için her maçımı bilgisayar analizine sokuyor ve inceliyordum. Sonra tekrar bir oyun daha oynuyor onu da analiz ediyordum. Satrancı baya ciddiye almıştım ve kaybetmek hoşuma gitmiyordu sanki satrançtaki sanal puanım gerçekte cebimden giden para gibi acı veriyordu. O yüzden oyun mental olarak yorunca ara verdim ve bir süre sonra tekrar oynayıp daha iyi oynamaya başladım. Ciddi puan arttırdım ve satrançtan çok keyif alarak geliştim. Burada ne yaptım? Hatalarımı analiz ettim sende işte bunu kadınlarla ilişkilerinde yapacaksın. Kendin analiz edeceksin veya hatalarını analiz ettireceksin. Bu açıdan gelişeceksin. Yoksa sadece oynamak her zaman bir çözüm yolu olmayacaktır.
4. Gittikçe Toksikleşmen ve Kadınların Gözünde Büyümesi
Son dönemde kırmızı hap çok geniş kitlelere ulaştı ve gittikçe ana akım medya radarına girmeye başladı. Her fikirde olduğu gibi bir fikir geniş kitlelere ulaştığı an ciddi kalite kaybeder. Nitelik düşer ancak nicelik arttığı için popülerleşir. Popülerleşen her şey gibi yavanlaşır. Kırmızı hapın ilk anlatıcıları kendi tecrübelerini belirten ve daha dengeli şeyler öneren kişilerken gittikçe kalite kaybı oldu. Kırmızı hap anlatıcılarının birçoğu artık kendi anlattıkları öğretideki erkek değiller. Birçoğu başarılı, mutlu ve kadınlarla arası iyi adamlar değil. Daha çok ise öfkeli genç erkeklerin sığındığı bir öfke yemi ideolojisi oldu. Kırmızı hap adı altında kadın düşmanlığı ve özellikle de ahlak bekçiliği yapan bir sürü adam var. Adama bakıyorsun kırmızı hap anlatma ayağına namus bekçiliği yapıyor. Değer üretmek yerine kadınlarla uğraşıyor işte bu kadın açık giyinmiş orospu, bu kadın dövmeli kesin 100 erkekle yattı, bu kadınlara güvenmeyin, bu kadınlar şöyledir böyledir diye fikir yayıyorlar. Bunun nedeni ise psikolojik çünkü kadınlardan sürekli olumsuz tepki aldığı için anonim şekilde düşmanlık yapıyor ama bu adamlardan birisine bir kız yüz verse kapısında köpek olurlar. Bu açıdan duygusal hareket eden ve bu fikirleri yayan kişileri takip ediyorsan gittikçe toksik bir adam olursun. Negatif enerjin ve mutsuzluğun artar. Kadınlara düşman olursun ve aslında düşmanlaştıkça onlara olan takıntınla muhtaçlığın artar. Kendi gelişim sürecinde bu aşamaların ucuna geldiğim çok oldu. Kadınlara gerçekten çok öfkeli olduğum dönemim vardı acayip öfkeliydim çünkü bir türlü sonuç alamıyordum. Seks yapamayan erkek gerginliği bende zirve yapmıştı. Kadınlar sinirlerimi zıplatıyordu ancak baktım iyice boktan bir adama dönüşüyorum ve amacımdan sapıyorum buna bir son verdim. Mentalitemi toparladım ve bir süre ara verdim. Sonra daha mutlu ve enerjik şekilde oyuna döndüm. Bu tür şeyleri düşünmeyi ve kadınları yargılamayı bıraktım. Oyunun dışında kalmaya niyetim yoktu oyunun içinde olmalıydım. Pozitif mentalitem sonuçlarımı çok daha iyi hale getirdi çünkü kadınlar mutsuz bir adamsan bunu fazlasıyla hissediyor, toksiksen senden kaçıyorlar. O yüzden seni geliştirecek şeyler yerine öfkelendirecek şeyleri takip ediyorsan başarısız olman kaçınılmazdır. Kadınlarla ilişkiler konusunda dediğim gibi ''kör diğer körleri yönetiyor'' durumu çok sık oluyor çünkü adam başarısız ve başkalarına öğretmeye çalışıyor. Özellikle de bu ilişkiler ve kırmızı hap üzerine olan grup-forumlarda çok oluyor çünkü gerçekten başarılı adamlarda bu konuyu öğretmek için motivasyon olmuyor. Adam manita yapıyor, seks hayatı var, gerginliği gitmiş adam pamuk gibi olmuş, hayatta işi gücü varken girip gruplarda uzun uzun bu konuyu anlatıp kimseye öğretmekle uğraşmıyor. Bu işi ancak ya benim gibi hobi edinmiş ve uzmanlık alanı yapmış kişiler öğretebiliyor onların da bir kısmı şarlatan bir kısmı ise öğretecek yeterliliğe sahip değil.
Kadınların gözünde büyümesi ve sen onlara yaklaştıkça senden uzaklaşmaları şaşırtıcı bir paradoks gibidir. Başarısızlıkla kadınlar iyice ulaşılamaz bir şey gibi gözükür. Bir ufak reaksiyona bile muhtaç hale gelirsin. Reddedilmekten bıkarsın ve bu durum seni tüketir. O yüzden de imkansız görevde gibi hissedersin. Oyuna olan inançların sarsılır. Oyunu sorgularsın, kendini sorgularsın ve hayatı sorgularsın. Oyun bir palavra ve saçmalık dersin, çirkin ve fakirim diye kendini suçlarsın, kadınlar neden böyle diye kadınları suçlarsın. Temelde acı çeken birisisindir ancak acıda olgunlaşmak yerine çocukça davranırsan iyice kötüye gidersin. Mentaliteni acının olgunlaştırmasına izin vermelisin. Sürecin aşamalarından keyif almaya ve aşırı yüksek beklentilerden kaçınmaya başlamalısın. Eğer çok yeniysen ve yeterli tecrüben yoksa eksilerden başlayacaksın. Bu açıdan başkası neden başarılı diye düşünmek yerine kendi kazanacağın deneyimlere odaklan. Bir kadının seninle 2 dakika sohbet etmesinden mutlu ol. Neden numara vermedi diye düşünmek yerine olumlu şeylere odaklan. Sonra ilk numaranı almana, ilk buluşmana ve ilk ilişkine mutlu olursun. Süreci kendin için azap haline getirme. Kendine aşırı yüklenerek ve kadınları gözünde aşırı büyüterek kendine acı çektirme. Kafanın rahat olmasına, iyi modda ve mutlu olmaya özen göster. Bu açıdan içsel oyununu güçlendirmen sorunlarını çözmen gerekiyor.
|
Ah ulan bir avrat ben bulamadım baksana nasıl da mutlular yoksa şu uçurumdan kendimi mi atsam en iyisi hocama bir danışayım! |
5. Sıkıcı ve Düşük Enerjili Olman
Kadınların en çok sevdiği şey nedir? 'Eğlence' ve sen sıkıcı bir adamsan kadınları etrafında tutamaman normaldir. Kadınlarla ne kadar çok zaman geçirirsen eğlencenin bir o kadar önemli olduğunu fark ediyorsun çünkü kadınların kendileri de sıkıcı yani kadından senin hayatına eğlence ve macera getirmesini bekliyorsan çok beklersin. Sen sıkıcı bir imajda, sıkıcı işlerle meşgul ve sohbeti sıkıcı bir adamsan sana şans veren birçok kadını da kaçırırsın. ''işte hocam ben sıkıcı değilim ki'' diyen birçok adam sıkıcı oluyor ve ''kadınları eğlendirmekle uğraşamam banane'' kafasında olan adamsan da bu işler sana göre olmayabilir. Çekicilikten daha önemli bir şey varsa o da eğlenceli ve ilginç olmaktır. Çekicilik genelde kadını etkilemeyi ve ilgisini çekmeyi sağlar ama devamında yapman gereken şey eğlenceyi sağlamaktır. Bu en basitten en karmaşığa doğru gidiyor. Hayatı nasıl yaşadığın bunu etkiliyor aktif bir yaşamın varsa hayatında kadınlarda olmak istiyor. Ancak sen depresif, mutsuz, düşük enerjili bir adamsan ve bunların çözümünün bir kadın olduğunu düşünüyorsan çok yanlış düşünüyorsun. Bu durumda önce kendi içsel oyununu ve psikolojini düzeltmelisin. Bir sevgiliden daha önce mentaliten düzgün olmalıdır. Bu mentaliteyle bir kadını bulmanda ve etrafında tutmanda imkansızdır. Kadınlarla ilişkilerin %95 iletişimle geçiyor. Bu iletişimde bir sıkıcılık olmaması lazım ki uzun yıllar kadınları etrafında tut.
6. Beta veya Bilgisiz Adamlarda Sonuç Alabilir
Bir adam beta olabilir ancak bu onun bir sevgili yapamayacağı anlamına gelmez. Bir sevgiliyi onlara çok görmek büyük bir kibir olacaktır. Bir adamın bilgisi olmasa bile belirli düzeyde sohbeti, giyimi veya avantajları varsa sonuç alabilir. Bu açıdan bunda şaşırtıcı bir şey yok. Erkeklerin %100 kadarı kadınlarla ilişkilerde başarısız değil. %10'luk çok başarılı bir dilim var, %30'luk belirli uzun ilişki ve kısa kaçamakları yakalayan dilim var ve %60'lık genellikle başarısız bir dilim var. Bu herkesin fakir olmadığı gibi bir gerçektir yani sende hiç para yok ama başkasında var o yüzden herkesin kendi durumu farklıdır. Bu açıdan %10'luk dilime bakarsan oyuna ihtiyaçları olmadığını görürsün çünkü doğal avantajlarla sonuç alabilyorlardır. %30'luk dilim hayatın akışında tesadüf ve şansın gücüyle sevgili yapmıştır belki 2-3 yıldır uzun ilişkidedir. %60'lık dilimdeysen aşk hayatının kötü olması şaşırtıcı değildir. Bu açıdan değişime, gelişime ve bu konuya belirli düzeyde kafa yormaya ihtiyaç duyarsın. Bu yüzden bu reçeteler senin için var ve düzelmen değişik seviyede efor ve zaman alabilir. Bu haksızlık veya adaletsizlik gibi gözükse de hayat böyledir. Başkasına basit olan şey sana çok zor gelebilir. Hayatta herkes aynı seviyede ve aynı başlangıç noktasında değil. Ben eksilerden gelerek zirveye çıktım. Bu açıdan tüm süreçleri gördüm ama tepeye çıktığımda orada hep olan adamların da olduğunu gördüm. Bu adamlar direkt oyuna zirveden başlamışlardı ama ben eksiden efor harcayarak götümü yırtarak gelmiştim ama hayat bu. Senin yıllar harcadığın noktaya başkası en baştan sahip olabilir bu tür şeyleri kabulleniyorsun ki bu seni olgunlaştırıyor. Sen yıllar harcarsın bazı adamların normal seviyesine ulaşamayabilirsin de bu hayatın gerçekleridir bunlarla yaşamak ve bunları kabul etmek seni olgunlaştırır. O yüzden aşırı sorgulamaktan çok pragmatik düşünmek çok daha iyi olacaktır.
24 yaşına kadar hiç olmaması fikri insanı çok depresif hale sokuyor. Benim çok zor dediğim kızı herhangi bir erkek 1 hafta da yatağa atıyor. Bu durumdaki bir erkeğe ne tavsiye verirsin?
YanıtlaSilAnlamsız soru sitedeki her şey zaten bunun cevabını içeriyor.
Sil