Sonsuz Pozitiflik

İlk baştan söyleyeyim sonsuz pozitif olmak imkansız bişeydir ama buna olabildiğince yaklaşabilen bir bakış açısından bahsedeceğim.

Biz insanlar pek mutlu olmak için varolmuş varlıklara benzemiyoruz yani sıkıntılarımız ve dertlerimiz ilginç özellikler gösterebiliyor. MUTLU eden şeyler elle sayılacak kadar azken mutsuz edecek şeyler sayılamayacak kadar fazla. Acı,dert,tasa ve sıkıntılar günlük hayatın olağan akışının bir parçasıyken nasıl sonsuz bir pozitifliğe ulaşacağız?

İlk ve en önemli şey kendi iç dünyamıza kapanmaktır. Bu asosyallik değil sadece kendi gerçekliğiniz de yaşamak yani değer yargılarınıza ancak siz karar vereceksiniz. 

Ve bir filtre uygulayacaksınız bu pragmatik bir filtre olmalı. Pozitif olmayan şeyleri elemelisiniz. Bu insanın psikolojik gücü için en önemli faktörlerden birisi.

Eğer filtre uygulamazsanız tüm gelen enerjiyi kabul ederseniz %1 pozitiflik geliyorsa %99 negatiflik geliyordur. 

O yüzden dışarıdan enerji almayı kesip tamamen enerjinin içimizden dışarı çıkması ve bunun olabildiğince pozitif olması gerekiyor.

Uzun zamandır bu konu üzerinde düşünüyor ve pozitif kalmaya çalışıyorum her zaman. Fark ettiğim en önemli detay gerçekliğimin duygularımdan ve hislerimden etkilenip zayıflamasıydı. Yani pozitifliğimi kendi kafamın içinde ki ses baltalıyordu ancak farkında olduğum için durumu kurtarabiliyordum gerçekliğimi geri getirip onu daha da güçlendiriyordum. Bu insanın kendi içinde ki bir savaş ve asla sonu yok. Negatiflik sürekli beynin içinde ki bir düşman insanın kendi öz-saygısının düşmanı.

Bir çok insan  bu negatiflik yüzünden özgüvensiz. ÖZGÜVENSİZ insanların %100 kadarı aynı zamanda negatiftir. POZİTİF düşünen özgüvensiz bulamazsınız. 

Gerçeklik olduğu yerde durur ancak bizim onu algılamamız bakış açımıza bağlıdır. Hayat çok güzel yaşıyorum be diye düşünmekle hava ne kadar berbat diye düşünmek arasında uçurumlar vardır. Pozitif olmak sürekli aa kuşlar gök kuşağı kelebekler demek değil. Bu olabildiğince filtrelemekle ilgili. Eğer sürekli negatif-duygusal taraftaysan hayatın sürekli kontrolünden çıkacak. O yüzden hayatı yaşalınabilir kılan şeylerden en önemlisi pozitifliği sürekli korumaktır. Tabi bu çok zor bir şey çünkü Pozitifliğe insanlar saldırıyor ve gerçekliğin yıkılmasına neden oluyorlar. Bazı insanların ortam da bulunması bile negatifliğe neden oluyor. Ağızlarını bile açmadan toksik negatifliğe neden oluyorlar. biz insanlar hissedebilen varlıklarız negatifliği-pozitifliği hissediyoruz. Yolda yürüyen insanlarda bile hissediyoruz tanımamıza gerek yok. 

Bir çok insan pozitifliği sebeplere bağlamaya bayılır ama alakası yok. Yani pozitif olmak için sebebe ihtiyacın yok çünkü bu sebep sonuca göre olan bişey değil. Pozitif olmak SEÇİLEN bişey. Yani ben tamam tüm negatif gerçekliği kabul ediyorum(fakirlik,açlık vs) ancak pozitif kalıp aksiyon alacağım demek bir seçim yapmak baş kaldırmaktır. realitede bir subjektif gerçeklik oluşturmaktır.

Pozitif olunca gelen enerjiyi hayatınızı kontrol etmek ve daha iyi gitmesine çalışmak için kullanmalısınız. Bunun için de ilk önce kendinizi çok sevmeniz ve egonuzu dengelemeniz gerekiyor. Dışarıdan olan ilgi ihtiyacınızı sıfıra yaklaştırmanız lazım. Mesela piyangodan para vurdu veya çok güzel bir kadınla bir gece geçirdiniz diyelim bu durumu yaşayan erkeklerin %99 kadarı bunu diğerlerine anlatır ve gelen ilgi onaya bayılır. İnsanlar sosyal olarak kabul edilmek ve egolarını tatmin etmek için başkasının ilgisine ihtiyaç duyarlar ancak işler öyle yürümez. İlgi geldiğinde mutlu gelmediğinde ise kafayı yersiniz. Bu ciddi bir mutsuzluk sebebidir. Bir çok insanın lifestyle porn şeklinde yaşaması da bunu kanıtlar nitelikte. Şeyma subaşı vari tipler sürekli hayatlarıyla ilgi onay çekip mutlu olmaya bir başkası başka şeyle ilgi çekip mutlu olmaya çalışır ancak bu iyi değildir. İÇSEL huzurunuz ne kadar yüksekse ve kendinizi ne kadar çok severseniz kafanız o kadar rahat olur ve mutlu olursunuz. Mutluluğun formülü basit ancak anlamak için zeka ve tecrübe gerekiyor.

İnsanların negatifliğe eğilimi sürekli kendi dışında ki şeylere odaklanmaları ve beklentileridir. Mutluluğu dışarıdan gelen bir etki olarak düşünür pozitifliğe o zaman ulaşılacağını zannederler ama pozitiflik bir sonuç değil süreçtir. Hayatınızın başından sonuna kadar SEÇEBİLDİĞİNİZ bir süreçtir. Sizin gerçekliğinizde korumaya çalıştığınız tüm negatifliklere rağmen enerjinizi korumaya çalıştığınız bir süreçtir.

Mesela insanlar sabah uyanıp okula/işe giderken acayip depresif ve negatiftirler ben ise tam tersine kalkınca kahvaltımı hazırlar yapar ve giyinir giderim. Genel olarak pozitifimdir ve kahvaltımı nasıl zenginleştireceğimi düşünürüm vs. Kendime odaklıyımdır ufak ufak kendi hayatımı iyileştirmeye geliştirmeye çalışırım bu ancak pozitiflikten gelen bir enerjidir. Negatif insanlar tembel ve arzuları ölmüştür. SÜREKLİ şikayet ederler ama değişim gelişim göstermezler. Pozitifliğin getirdiği enerji sizi daha ilginç bir gerçekliğin bir parçası haline getirecek.
Mesela kitap okumaya başlayacaksınız, diziler ve filmler keşfediceksiniz , daha enerjik ve sosyal olucaksınız, daha özgüvenli daha az stresli , daha mücadeleci daha az önemseyen, arzulu birisi olacaksınız.

Pozitiflik için sebepler aramadığınız zaman gerçekten pozitif olursunuz. Pozitif olmanız için milyoner, çok seksi kız arkadaşınız veya süper bir işinizin, lük araba ve ev, marka kıyafetlere vs ihtiyacınız yok. Bunları elde etmek için ihtiycınız şey pozitiflik yani bu onların sonucu değil sebebi. Pozitif ve çalışkan değilsen zaten hayatın bir yere gitmez..

DIŞSAL olanlarda pozitiflikte etkili tabiki de ancak bunun etkisini minimuma indirmeniz gerekiyor. Eğer sürekli dışsal olanlardan etkilenirseniz pozitifliğiniz sebep odaklı olacak asla kendinizden gelmeyecek.

Bana göre pozitiflik türkiyede aşırı önemli çünkü burası sikten zor bir ülke eğer negatifleşirsen hayatın mahvolur. Ben dil geliştiriyorum,kitaplar okuyorum,film/dizi izliyorum, set açıyorum, fitnessa gidiyorum, yemek yapmamı geliştiriyorum, daha iyi giyinmeye çalışıyorum(pahalı kıyafetleri değil yakışanları alıyorum). Hayatımı bir çeşit pozitif denge dediğim noktada tutuyorum. yeni kadınlarla tanışıyorum yeni etkinliklerle ilgileniyorum.Hafta sonları dil kursuna gidiyorum ve ülkeyi terk etme planımın en önemli parçası dil. Enerjimle kendimi ve hayatımı geliştiriyorum varolan koşullar çerçevesinde.

O yüzden negatiflik sizi tembelliğe ve kaderciliğe iter. İNANMAZSANIZ asla enerjiniz olmak harekete geçmek için. o yüzden kendinize inanın ve pozitif enerjinin sonsuzluğuna ulaşın. Bu psikolojik bir gücün son eşiği. Sonsuz pozitifliğin enerjisiyle hayatınızı güzelleştirecek gücü bulmanız dileğiyle.