Kurban-Mağdur Mentalitesi

Merhaba arkadaşlar.

Kurban mentalitesi nedir onu anlatmak istiyorum.

Kurban mentalitesi en temel de " hayatta her şey ve herkes benim üzerime geliyor, hep dezavantajlı ve şanssız durumlarda olan benim" tarzı bir mentalite.

Bu mağdur kaderci mentalite türkiyede fazlasıyla çoktur. Kaderimizde böyleymiş diyip kabullenip şikayet etmekte fazlasıyla sık olan bir davranış. Adaletsizliği fark edip ama harekete geçmeyip sadece bizim kaderimiz böyle napalımcı bir kabulleniş var.

En başında ekonomik durumdan sürekli mağduriyet çıkarılır. Evet kapital sisten kötüdür eşitliklerin olmaması vs kötü haklısın ama bu şuan değişmiyorsa o zaman sende kendi gelirini arttırma yolu bulacaksın. yani biz fakir doğduk başkası zengin doğdu nerde adalet amk demek doğru olsa da sonuçta çok bir şeyi değiştirmez. O yüzden sürekli mağduriyet devşirmek gereksiz zaman kaybıdır. Sorunları çözmeye odaklı olmak gereklidir. 

Bir diğeri ise yakışıklılık,boy vs alakalı. Yani haklı olunsa da adaletsizlik olsa da yapılabilecek bişey yok. Ühühühü ahmet çok yakışıklı ben çirkinim kızlar bana vermiyo ühhühügü intihar edicem flop flop flap clup cap cup Ohh diyerek 31 le hayatın geçer gider. Hayat hiç bir zaman adil değildi ve hiç bir zaman olmayacak. O yüzden zırlamayı ben bu hayatın kurbanıyım mentalitesinde olmak hayatınızı toksik negatiflikle yok eder aptal aptal yaşarsınız. Hayat böyle bir yer Disneyland değil gerçekler adamı götünden siker ta ki gülüp zevk almaya başlayana kadar. 

Hayat acımasız rekabetle şekillenmiştir ve bu sizin için iyidir çünkü yaşadığınızı hissettirir. 

Türkiyede arabesk kültürün de etkisiyle erkekler mağdur edebiyatı yapmayı seviyorlar. Rakı masalarında " beni terketttiii gittti orossspuuuu nerimannnn offf offf yüzümüz gülmedi ki" tarzında ağlayıp duruyorlar.

İnsan için drama yapmak ve o dramda yaşamak kolaydır. En kolayı da herşey için dışarıyı suçlamaktır  Fakirim çünkü kapitalizm bik bik bik, kızlar vermiyo çünkü çirkinim ühühühüh, hayatım bok gibi çünkü diğer insanlar aptal ühühühü tarzı zırlama yapmak basittir. 

Mağdur olduğunu düşünenler genelde sürekli onay ve arayan tipler oluyor. Mağduriyetleriyle ilgiyi üzerlerine çekme stratejisi izliyorlar. Melankolik tavırlar ve sürekli dram beni kimse anlamıyor tavırları ise insanı katil eder.

Hayat kimisi için çok zor kimisi için zor kimisi için daha kolay ancak buna yapılabilecek bişey yok. Elinden geldiğince düzelticeksin ve yoluna koymaya bakıcaksın. Zorlukları kabul etmek ve bazı konularda dezavantajlı olmayı kabul etmelisin. Ancak hiç bişey seni yıldırmamalı sen yaralarına rağmen savaşa devam eden asker olmalısın. Geri adım atmaya vazgeçmeye pes etmeye zaman yok. Kendini sevmek için başkalarının onayına ihtiyacın yok. Yani bir kız beni severse bende kendimi severim veya beni onaylarsa cool olduğumu düşünürse bende iyi hissederim tarzı dışa bağımlı beklentili bakış açısı tamamen hatalıdır. Sen zaten özelsin kendi karakterinle ve bu yüzden kendini sevmelisin. Kendine güvenmeli,dürüst olmalı ve potansiyelini zorlamalısın. Tarih boyunca insanlar delicesine akıl almaz acılar çektiler bu rahat zamanda kendini mağdur konumuna koyman seni belki rahatlatıyor ancak herşey için başkalarını suçlamak bişey çözmüyor. O yüzden harekete geçmelisin bazı şeyleri değiştirmek için.

Aklınla hareket etmelisin ama ona bile tam güvenemezsin çünkü negatif fikirler beyninde bir obsesyon olarak dönücek. duygularına da güvenemezsin seni dengesizce yerden yere vuran boksör gibidirler hızlıca dibi görebilirsin hatta intiharı bile. Hislerine de güvenemezsin seni çoğu zaman yanıltırlar. Güvenebileceğin tek şey aklının diğer pozitif yarısı. Hiç bir şeyi siklemeyen bir adam olmalısın.